ana sayfa hakkımda şiirlerim yorumlar
1
2
3
4
5
tüm yazılarım
facebook | Hatice OLGUN Twitter | Hatice OLGUN
Ana Sayfa
Menü
Öz Geçmiş
Yazılarım
Çizimlerim
Şiirlerim
Fotoğraf Galerisi
Haber & Söyleşi
Yazarlardan
Yorumlar
Bana Ulaşın
Yazılarım / Bu Tahammülsüzlük Tanıdık « geri
Sene 2010.. Şimdiki çalıştığım iş yerime yeni tayinim çıkmış. Annem zaten oldum olası şanssız bulurdu beni, haklı olsa gerek ki işe başlar başlamaz yerleştirildiğim dört kişilik odada ‘tanışma sohbeti’ namına bana denk gelen de ‘referandum’ meselesi idi..

Oylamanın sonuçları açıklandıkça, odaya girip çıkan sert ‘hayır’cı meslektaşlarla beraber referandumdaki artan ‘evet’ler masaya yatırılıyor.. Hatta yok hayır, kesici uçlu itirazlarla o masada linç ediliyordu.  

Yeni bir ortamdaki ‘çaylak’lığımın da etkisiyle binde bir sabredeceğim tutmuş olmalı ki izlemeyi seçmiştim. Ta ki içlerinden bir arkadaş, bana da ne yönde oy kullandığımı sorana kadar..

Doğrusu, derdim başımdan aşkındı ve o günlerde siyasetle bile ilgilenmiyordum.. Hatta siyaset tartışmak, bu sayede istemeden kutuplaşmak ne planlarımda vardı, ne de böyle bir tanışma faslı hayal etmiştim..

Hem soruya ne cevap verecektim ki.. ‘Bi git kardeşim, zaten alışma problemlinin tekiyim ve bu anlamda nasıl zorlandığım bir dönemden geçmekteyim hayal bile edemessin’ mi diyecektim?

Demedim de.. Garip öfkesine şaşkın baktığım arkadaşa (gayet sakin); ‘oyum evet yönündeydi’ dedim.

Aman Allahım.. Nerden bilirdim ben.. Bu sözümün, az önce defalarca patlayıp sönmüş bir yanardağın yeniden faaliyete geçmesine sebebiyet verecek o anahtar cümle olduğunu…

Yüksek perdeden haykırıyor ki tutana aşk olsun; Hadi çarşaflıları anlıyormuş da, bizim gibi modern görünüşlüler de onu hayal kırıklığına uğratmışız-mış..

Ama bi tek o mu.. O günlerdeki benzer bi kaç garip tepkiyi daha unutmam zor.

Bunlardan ilki; yine o dönemde marketteki yaşlı bir amcanın, süt ürünlerinin bulunduğu reyonda (Yorsan- Ülker- Aytaç vs gibi yeşil sermaye tabir edilen) bazı ürünleri asla almamama yönelik tavsiyeleri..

Ve ardından (dış görüntüme bakarak ideolojik yakınlık sezmiş olacak ki) önemli bir sırrı paylaşır gibi ‘nasıl edip de AKP’yi iktidardan uzaklaştırabileceğimiz’in hal çareleri..!

İkincisi ise; günlerce yeni işyerime yakın ev aramaktan bitap düştüğüm aynı dönemlerde, yine yaşlı bir amcanın bize evini gezdirirken (ve hiç konumuz değilken) meseleyi AKP- hükümet- Erdoğan aleyhine getirip, kinini kusuşuydu ki..

O zamanların gözde senaryo ve propagandası olan ‘Türkiye İran olacak’ı nakarat yapan o amcaya göre zaten başörtüsü de eski devirlerde hanımların saçları, pişirdikleri çorbaya düşmesin endişesiyle kullanılmaya başlanmış bir ‘gelenek ve adet’ten öte değildi…

Kiminle neyi tartışacaktım.. Hadi tartıştım diyelim; bu ülkede kendi kemikleşmiş ideolojilerinin tam aksi yönde düşünen önemli bir grup insan daha yaşadığını nasıl anlatacaktım? Zaten o dönem;

Şanssızlığımla ilgili annemin yaptığı sevimsiz tespitin ‘cins insanları kendine çekme’ etkisinden mi...

Yahut seküler sakinleri olan bir semte (yanlış zamanda) adım atıyor olmanın üst üste yaşattığı tesadüfler mi…

Sandıkta başarısız olsa bile, askerin kendisi için kotaracağından emin olduğu iktidarı sürmeye alışmışların referandumdaki hezimetleriyle iyice gün yüzüne çıkmış öfkeleri mi..

Ya da lafı dolandırmadan kısa adı ‘tahammülsüzlük’ mü..

Her ne idiyse artık.. Bu gibi insanlar sıkça çıktı karşıma..

Zaman geçti.. Yıl oldu 2013. Doğal olarak işyerimize alışma problemini çoktan atlattığımız gibi, karşıt sözlerin ötesine geçip ‘öz’de tanışma fırsatı bulduğumuz ‘hayır’cı dostlarla birbirimizi sevip benimsedik.

Ama, ne yalan söyleyeyim.. Kimsenin oyunu nereye verdiğini sorgulamayan, bu tercihi karşısındakinin en doğal hakkı gören ben, bir yerlere not etmiş olmalıyım ki bu bir dizi tahammülsüzlüğü..

Son günlerdeki tekrarları sebebiyle istemeden de olsa hafıza tazeledik.

Malumunuz ikinci bir 31 Mayıs vakası gibi karşımıza dikiliveren Gezi Parkı olaylarında ise had safhaya çıktı bu tahammülsüzlük.

Bir sonraki yazımda (nacizane) Gezi Parkı ile ilgili düşüncelerimi yazacağım…

Şimdilik sağlıcakla..
Yorum Yazın Tüm Yorumlar
Güvenlik
Galeri
Sayfanın tüm hakları Hatice OLGUN’a aittir. 2015 ©
ana sayfa | hakkımda | fotoğraf galerisi | çizimlerim | şiirler | haber & söyleşi | yazılarım | yazarlardan | Yorumlar | bana ulaşın KA İnternet Bilişim Teknolojileri Tic. Ltd. Şti.