ana sayfa hakkımda şiirlerim yorumlar
1
2
3
4
5
tüm yazılarım
facebook | Hatice OLGUN Twitter | Hatice OLGUN
Ana Sayfa
Menü
Öz Geçmiş
Yazılarım
Çizimlerim
Şiirlerim
Fotoğraf Galerisi
Haber & Söyleşi
Yazarlardan
Yorumlar
Bana Ulaşın
Yazılarım / Elma Dersem Çık, Barış Dersem Çıkma! « geri
“Şimdi hemen at o silahı, kes zırlamayı ve ellerini duvara daya.. Federal yasalara göre tutuklusun, avukatını çağırabilirsin, söylediğin her şey hakkında delil olarak kullanılacak!” repliğini de, bizim Kültür ve Turizm Bakanlığı Türkçeye mahsusçuktan böyle çevirtmiş olmasın sakın..! Yoksa sonuçta o filmlerin orijinalinde "taraflar silahları aynı anda bırakıp" bir de üstüne barış çubuğu tüttürüyor olmalı değil mi sevgili angut!

Demirtaş, 9 Ağustos Pazar sabahı (tatil dönüşü) aynada traş olurken kendi kendi kendine mırıldanmış olmalı;

“Ulan, yine çok yakışıklıyım, canına yandığımın barışı için bugün kameralar karşısında şöyle göstere göstere ne yapsam acaba?”..

Kobani eylemi? İyi de onu yaptım (öhö öhö ben yaptım övünmek gibi olmasın, tek sözümle kitleleri sokağa nasıl da döktüm  öyle).. “Seni Başkan yaptırmayacağız” desem (onu da dedim, % 13 ’ü rüyada görürdüm yoksa)..

Brüksel’e gitsem şikayet etsem (gittik ne olacaksa).. BBC’ye demeç versem, ‘Biji Obama’ desem (o da tamam gerçi).. IŞİD desem, barbar desem, #TeroristTurkey desem (barbar da, terörist de seninkiler deseler ne derim lan, bi daha daha ağzıma bile almayayım hatta)..

Çipras olsam, solcuları ayartsam.. Yahut Türkiye’nin Obama’sıyım desem.. Beşşar’a selam yollasam, Sisi’ye göz kırpsam.. Parende atsam, düşürmeden top saydırsam, suyun üstünde taş kaydırsam.. Koalisyon kursam (ulan kurduruyorlar da sanki ha!)…

Buldum lan! Saz çalayım, türkü de söylerim (kahretsin maymun olmuşuz, onu da yaptırdılar).. İyisi mi ‘Barış Mitingi’ düzenleyeyim. Küçük Emrah gibi kaşlarımı da düşürürüm bööyle aşağıya ağlak ağlak,

Kim inanır ağabeyimin (bırak Dokça ile askeri helikopter düşürmeleri) yere izmarit bile attığına..”!

***

Bu zor kararın ardından Demirtaş, 80’e yakın sivil toplum örgütü ile HDP’li ve bazı CHP’li vekillerden oluşan,

Ve (bir süredir Kandil’in sözcüsü konumundaki) Cumhuriyet’in haberine göre de “AKP’nin savaş odaklı politikasına karşı kurulan” Barış Bloku ile, İstanbul’un (7 Haziran’da HDP’yi destekleyen) lüks semtlerinden Bakırköy’de Barış Mitingini düzenler.

Ben deyim yüz’lerin, Cumhuriyet desin “yüz binlerin” katıldığı,  mitingdeki açıklamaya bakalım hele; “Her gün ölüm haberleri alıyoruz. Başta hükümet olmak üzere savaşla ilgili adım atması gereken taraflar umuyoruz ki üzerlerine düşen adımları atarlar”.

Ama ‘barış’ için açıklama yapmak kolay mı? Dili damağı kuruyor, sözlerini toparlayamıyor, ne diyeceğini- mikrofonu neresinden tutacağını- elini kolunu nereye koyacağını şaşırıyor haliyle insan!

Ve ‘barış’ın heyecanıyla da unutuveriyor taraflardan birinin adını (bakmayın Hükümeti cümle içinde muntazaman kullanmayı ihmal etmediğine) iş karşı tarafa gelince bir çırpıda “PKK” diyemiyor işte insan!).

PKK diyemediği gibi, “terör örgütü hemen silah bırakmalı, uyurken enselerinden anne kuzularını vurmak hangi kitaba sığar?”  da diyemiyor mesela.

Heyecandan hep ablaları, çok görmeyin hep ‘barışın’ coşkusundan bu dil sürçmeleri!!

***

Halbuki dili bir çözülse bak neler diyecek ‘Barış Bloku’..  “Dağlarda Kürt çocukları 30 yıldan beri ilk kez piknik yapıyordu” diyecek mesela..

“Ve dağlarda Kürt çocukları piknik yapabilsin diye -sırf bu yüzden- Hükümet her saçmalığınızı, aymazlığınızı tolere etti, etmiyor muydu!” diyecek..

“İyice gemi azıya alıp Adıyaman’da askerini, Ceylanpınar’da polisini katlederek ‘barış’ı bozan da, çatışmasızlığı bitiren de, ateşkesi ateşe veren de aslında sen değil misin PKK?!” diyecek-ti.. Yemedi, diyemedi!

Yerine kuru kuru bir “taraflar hemen silah bırakmalı” demekle yetindi Barış Bloku… Şaka gibi ama  “Başbakan terörle arasına mesafe koymalı” bile dedi Demirtaş da sonrasında.

(Yavuz hırsız ev sahibini naparmııış, utanmadan bastırırmış. İşin doğrusu ben buna sadece gülüyorum da gelelim şu “taraflar acilen silah bırakmalı” hikayesine..)

Tuzu kuru solcuların, sırf kan gövdeyi götürürken susmamış ve 1- 2 akıllı kelam etmiş olmak için söyledikleri bir jargon, sorumluluğu omuzdan atmak adına açık bir kelime oyunu değilse nedir Allah aşkına ‘taraflar silahı bıraksın’..

Engin Ardıç’ın dediği gibi “Bu sıcak havalarda az yemeli.. Su içmek iyidir.. Her gün 8 saat uyumalı.. İyilik bir erdemdir.. Her gün bayram olsa.. ” gibi yuvarlak, geçiştirmek için söylenmiş kelimeler bunlar.

Ve “Allah razı olsun, biz bunları akıl edememiştik bak”, entelektüelin hali başka.. Barış Bloku böyle bi şey demek ki, dakkasında çözdü ya la meseleyi!..

***

Merak ediyorum.. Bu solcu, kelli felli, hukukun üstünlüğüne inanmış Barış Bloku üyelerinin yarın bir gün (olur ya) evlerine hırsız girse..

Ödleri boklarına her karışınca yaptıkları gibi “155 imdaaaaat” aracılığıyla Polis çağırsalar ve tam da hırsızı elinde silahıyla yakaladığı anda Polise dönüp; “taraflardan ikiniz de, özellikle de (Polis olan) sen.. Silahları hemen şu an bırakmalısınız dostum, hemen!” diyebilecekler mi?

Başı belada olan kendileri, tehlikede olan da kendi mal- can güvenlikleri olduğunda ‘barış olsun, herkes silahları bıraksın, hayat bayram olsun, pandaların nesli tükenmesin” gibi popüler söylemlerle konuyu geçiştirebilecekler mi?

Kamu güvenliği için polise muazzam yetkiler tanınan ABD’de her gün bizdeki gibi birkaç polis- asker öldürülecek de.. Sonrasında bunu belli bir örgüt üstlenecek de..

Örgütün üstlenmesine rağmen eylemlerde Obama/ Washington parmağı ima edilecek de.. Pentagon- Beyaz Saray da bunun hesabını sormayacak öyle mi! Pışşııkk…

Polis; ‘dur!’ dediğinde kımıldamaya devam eden her canlının en az 8 el ateş edilerek 8 saniye içinde öldürüldüğü ülkeden bahsediyoruz beyler! Eşcinseller için edilen bi kaç süslü kelamla,

New York’lu kargalara korkuluk niyetine uzanan özgürlük anıtı gözünüzü boyamasın aman dikkat!

***

Ne diyorduk.. Meşru olarak halkın güvenliği için silah taşıyan tarafla, silahı illegal amaçlarla kullanan tarafı ayırmak zorundasınız öncelikle.

Bu, Polis/ Devlet şiddetine onay verdiğim anlamına gelmesin elbette, asla.. Ama yeryüzünün neresinde bir çatışma halinde güvenlik güçleriyle terör örgütleri “1-2-3.. Haydiii!” deyip ellerindeki silahları yere bırakmışlar ki..

Veya hangi  yerli/ yabancı yapım polisiye filmde bile (legal illegal) tarafların aynı anda silah bırakması gibi bir saçmalık görülmüş?

“Şimdi hemen at o silahı, kes zırlamayı ve ellerini duvara daya.. Federal yasalara göre tutuklusun, avukatını çağırabilirsin, söylediğin her şey hakkında delil olarak kullanılacak!” repliğini de,

Bizim, Kültür ve Turizm Bakanlığı Türkçeye mahsusçuktan böyle çevirtmiş olmasın sakın.. (hani burası diktatörlük ya, bizim millet de "napalım canım, baksana bu işler ABD'de bile böyleymiş" deyip bizdeki "totaliter uygulamalara" rıza göstersin diye..)!

Yoksa sonuçta o filmlerin orijinalinde, taraflar silahı aynı anda bırakıp bir de üstüne barış çubuğu tüttürüyor olmalı değil mi sevgili angut!

***

Sözün özü.. Bugün başta HDP ve Demirtaş’ın, yanı sıra da sol aydınların (hatta dün ulusalcı dediklerimizin kimilerinin bile);

Sahte bir ‘barış’ söylemiyle PKK’yı ve üstlendiği bunca kanlı eylemi (Hükümete yıkarak) aklamaya dahi razı oldukları ideolojik konumlarına hayretle bakıyorum.

Ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine “savaş yanlısı” deyip, sözüm ona o “savaş yanlısı” Hükümetin sunduğu silah dışı yollarla uzlaşı seçeneğini bile elinin tersiyle itmiş bir terör örgütünü,

“Kınamamak/ sessiz kalmak yoluyla” hareket alanı sağlayanları da buradan ben kınıyorum, hem de şiddetle!

Kanlı saldırılar karşısında kullandıkları ‘barış’ ezberiyle bezeli, (bırakın kınamayı, örgütün adının olumsuz cümle içlerinde dahi geçirilmediği) maksatlı bildirileri de tanımıyorum..

Barış için siz iyisi mi ne yapın biliyor musunuz…

Susun mesela! Samimiyetsiz, yavan ve maksatlı dilinizle olur olmaz anıp da barışın anlamını eksiltmeyin yeter!

Hatice OLGUN

Yorum Yazın Tüm Yorumlar
Güvenlik
Galeri
Sayfanın tüm hakları Hatice OLGUN’a aittir. 2015 ©
ana sayfa | hakkımda | fotoğraf galerisi | çizimlerim | şiirler | haber & söyleşi | yazılarım | yazarlardan | Yorumlar | bana ulaşın KA İnternet Bilişim Teknolojileri Tic. Ltd. Şti.