ana sayfa hakkımda şiirlerim yorumlar
1
2
3
4
5
tüm yazılarım
facebook | Hatice OLGUN Twitter | Hatice OLGUN
Ana Sayfa
Menü
Öz Geçmiş
Yazılarım
Çizimlerim
Şiirlerim
Fotoğraf Galerisi
Haber & Söyleşi
Yazarlardan
Yorumlar
Bana Ulaşın
Yazılarım / Dahili ve harici bedhahlara rağmen... « geri
Kesintisiz büyüme rekorunu 24 çeyreğe taşıyan Türkiye, % 4 ile en fazla büyüyen ilk 5 ülke arasına girdi. Bununla da kalmayıp, dün 64. Hükümet Başkanlığında (çoğu reform niteliğindeki) pek çok ekonomik iyileştirmeyi hayata geçirme sözünü takvimlendirdi. Yunanistan’ın sıfırı tükettiği, AB ekonomisinin cızırtılı sinyaller verdiği, Rusya mali dengelerinin negatif etkilendiği ‘bölgesel’ ve tabi diğer ‘küresel’ belirsizliklerle, malum jeopolitik risklere rağmen beklentilerin üzerinde performans sergileyen Türkiye ekonomisi umut vaat ediyor. Ve tabi başka bir konu da Hükümetin tüm bu ilerlemeyi nelere rağmen başardığıdır. Zira çoğu ülke ekonomisi düşüşe geçmişken, Türkiye gibi ‘mülteci’ külfetini insani önceliklerle omuzlamış ve aynı zamanda son bir kaç yıldır içeride de gayrı milli bir ittifakın (maddi- manevi maliyetinin) faturasıyla ilgilenmek durumunda kalmış bir ülke için tüm bu saydığımız gelişmeler kuşkusuz çok daha değerli.

Bu ara Putin’in hayatı ilgimi çekiyor (çektiği kadar da varmış, ne öykü!). Okuduklarımdan esinle ve Putin’in ilginç karakteri perspektifinden, “bana nükleer kullandırtmayın” seviyesine yükselttiği malum krize ilişkin karalayacaktım bu hafta aslında.

Ancak hem iki yazıda üst üste Rusya’dan bahsedip gereğinden öte paye vermek ve hem de ülkemde 64. Hükümetin dün itibarıyla takvimlendirerek ilan ettiği (pek çoğu reform niteliğinde) ekonomik gelişmeleri görmezden gelmek işime gelmedi diyelim.

(Sn. Cumhurbaşkanım gibi, Rusya’nın ‘eteğindeki taşların hepsini dökmesini’ beklediğimi ifade etmem, aslında bir strateji gereği böyle davrandığım zannını doğuracaksa “az daha beklemedeyim” deyivereyim gitsin;)

Her ne ise, bu bir gerilim yazısı olmayacak belli. Bu minvalde size iyi haberlerim var dostlar. İlki şu ki; kesintisiz büyüme rekorunu 24 çeyreğe taşıyan Türkiye, üçüncü çeyrekte yüzde 4 ile en fazla büyüyen ilk 5 ülke arasına girdi.

Yunanistan’ın sıfırı tükettiği, AB ekonomisinin cızırtılı sinyaller verdiği, Rusya mali dengelerinin negatif etkilendiği ‘bölgesel’ ve tabi diğer ‘küresel’ belirsizliklerle, malum jeopolitik risklere rağmen beklentilerin üzerinde büyümeye devam eden Türkiye ekonomisi (art niyetli tüm aksi yöndeki beklentilere rağmen) umut vaat ediyor.

Bu motivasyonla 2023 hedefleri doğrultusunda daha sağlam yürüyecek olan Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörleri olarak da ‘tarım ve hizmetler’ kalemlerinin öne çıktığı belirtiliyor. Özellikle tarım sektörünü oluşturan faaliyetlerin toplam katma değerinin 11.1 (ürün rekoltelerindeki artış kaynaklı) yükselişi, sektörün bir çalışanı olarak bizler için de güzel haber doğrusu.

“Türkiye açısından 2016 çok daha iyi olacak. Reformlar cesurca hayata geçirileceği gibi, büyüme potansiyelinin de artacak olması orta vadede gelişmiş ülkelerle arayı kapatmaya devam edeceğimizi gösteriyor" cümlesinin sahibi, Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Sn. Mehmet Şimşek...

“İnşallah” diyelim ve gelelim (dünyadaki- bölgedeki- ülkedeki bunca şer hizmetkârına rağmen), ülkesini- devletini- milletini seven her sıradan vatandaş gibi yüzümüzü istemsizce güldüren o haberlerin devamına;

Hiç de abartılı olmayan biçimde “Reform Hükümeti Geri Döndü” başlığıyla verilen ve AK Parti'nin 2002’lerde başlattığı 'Acil Eylem Planları'nın devamı niteliğindeki 246 adımlık dev reform paketiyle ilgili 3- 6 ay ile 1 yıllık eylem planı, Prof. Ahmet Davutoğlu Başkanlığındaki 64. Hükümet tarafından dün açıklandı.

(Not: Eylem planı, şeffaf bir şekilde yapılacaklar konusunda uygulamanın etkinliği ve takibi bakımından sağlam bir zemin oluşturuyor. Aynı zamanda, hükümetin reformlar konusunda kamuoyu önünde kendisini bağlamasını da sağlıyor.)

Söz konusu plan için ilk kez ‘reformlardan sorumlu’ bir Başbakan yardımcılığı makamı oluşturan Hükümet, bu işlerin koordinasyon ve takibini de bildiğimiz gibi Reform ve Yatırımlardan Sorumlu Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan’a devretti.

Peki, neler var eylem planında ve hangi vaat için ne kadar süre biçiliyor?

Öncelikle plan; icraatlar ve reformlar başlığı altında iki bölümden oluşuyor.. 1 haftalık, 3 aylık ve 6 aylık olarak takvimlendirilen vaatlerin yanı sıra, reformlar için de 3 aylık, 6 aylık ve 1 yıllık olmak üzere takvim bulunuyor.

Reformlar da mühim elbette ama izninizle önce gariban- sabırlı- çilekeş insanımızın yüzünü doğrudan güldürecek kısımdaki ekonomik vaatlerden başlamak istiyorum (ki bunlar içinde ilk dikkatimi çeken asgari ücretle ilgili madde).

Bildiğimiz gibi 2002 yılında asgari ücret 184 TL idi (bu durumda, her fırsatta 13 yıl öncesine dönmek istediğini söyleyenlerin de asgari ücretli- emekçi sınıfı falan değil, tuzu kuru 'devrimciler' olduğu ortada). Gelinen noktada 1.300 TL gibi (geçmişe kıyasla) hatırı sayılır bir rakama dönüşmesinde AK Parti faktörünü inkâr eden (bırakalım başka her şeyi) en azından konuya objektif yaklaşmış olmaz.

Toplumda, maksatlı bir ‘yolsuzluk algısı’ yerleştirme çabalarıyla sürekli ve bilinçli olarak “yiğidin öldürüldüğü ve fakat hakkının verilmediği” kampanyalara inat bir başarı öyküsü olarak, AK Parti Hükümeti milyar dolarları bulan iç- dış borçları 13 yıl boyunca ödediği gibi,

Yine bir haksız yaklaşım olarak ‘yoldan başka ne yaptı ki?’ söylemine hapsedilen, ancak içerikte; milli savunma sanayi, yerli helikopter- uçak- uydu- savaş gemisi gibi pek çok ilklerle; altyapı-  sağlık- sosyal- Ar- Ge alanlarında hepimizin bizzat yaşadığı ve gerçekten de daha önce görülmemiş düzeyde yatırım ve hizmetlere de imza atmıştır.

Orta sınıfın % 20’lerden % 40’lara çıkarılması önemli bir göstergedir. Asgari ücretin 1300 TL’ye çıkarılması ise gelir adaletsizliği ve sosyal sınıflar arası uçurumu azaltmaya yönelik bir manevra olarak, muhalefet partilerinin uçarı vaatlerine cevap olmaktan çok daha fazla anlam taşımaktadır.

Öğrenci burslarının 400 TL’ye çıkmasını da ayrıca önemsiyorum. Zira, kimileri için çok da büyük bir anlamlar ifade etmeyen bu para ile 1 ayını geçiren çocuklar tanıyorum. Peki, 2002’de öğrenci bursları ne kadarmış dersiniz; 45 TL (o zamanlar ödenen harçları da öğrenci harçlıklarındaki artışın üzerine eklerseniz, toplamdaki iyileştirme ile bunun devlete maliyetini daha net görmeniz mümkün).

Ya eğitimi biten gençler? Onlarınsa istihdam (1 yıllık istihdamlarının karşılığı devletten), proje (50 bin TL’ye kadar karşılıksız destek), internet erişimi, kendi işinin patronu olmayı tercih edene 3 yıl vergi muafiyeti ve yanı sıra yuva kurma düşüncesinde olanların ‘çeyiz hesabı’ ile desteklenmesi fiilleri gerçekten de sosyal devrim niteliğinde gelişmeler.

“Ya evlendikten sonrası?” diyecek işgüzarlar için el cevap; yeni düzenlemelerle, doğum sonrası ücretsiz izin memuriyet kıdeminde değerlendirilecek. Çalışan kadına ilk çocukta 2, ikincide 4, üçüncü ve üzerinde 6 ay olmak üzere yarı zamanlı ve tam ücretli çalışma hakkı tanınacak (bu şartlarda 2.- 3. çocuk neden olmasın dedirtiyor çoğunuza değil mi?).

Aklımda kalanlardan bir diğeri de yoksul kesime devlet eliyle internet erişimi güvencesi. Bilen bilir, Türkiye’de sosyal medya trendlerini oluşturan sayı üstünlüğünün, toplumsal kanı ölçümünde reel karşılığı yoktur. Sanal ortam, bir imkân meselesi olarak nispeten belli kesimlerin görüşlerine hizmet etmektedir ve kim bilir, bu hizmet sayesinde eğlenip- öğrenirken aynı zamanda kendini de ifade edebilecek bir kesim orada öylece söz hakkı beklemektedir.

Esnaf- çiftçi- emekli yakınları olan sade bir vatandaş olarak bu alanlardaki iyileştirmelere de çokça sevindiğim gibi, (bir polis yakınım yoksa da) özellikle bugünlerde vatan savunmasında şehit verdiğimiz polislerimizin ücretlerinde yapılan iyileştirmelere her şeyden ama her şeyden çok memnun olduğumu söylemeden olmaz, kendi hesabıma ’yetmez ama evet’...

Ve tabi başka bir konu da Hükümetin tüm bu maddi iyileştirmeleri nelere rağmen yaptığı meselesidir. Ortadoğu yangınından dolaylı etkilenen- hatta etkilenmeyen çoğu ülke ekonomisi düşüşe geçmişken, Türkiye gibi ‘mülteci’ meselesini külfetine hiç bakmadan insani önceliklerle omuzlamış, sırt dönmemiş bir ülke için bütün bu saydığımız gelişmeler çok daha değerli.

Dışarda bunlarla uğraşırken, içerde de son birkaç yıldır gerek paralel yapının ve gerekse de Gezi eylemlerinin hem kendisinin ve hem de sonrasında bir araya getirdiği çok unsurlu şer ittifakının hep birlikte yeni ve büyük Türkiye’ye (maddi- manevi) maliyetini şaşkınlık ve üzüntüyle izledik, maalesef!

Ve asıl başarı odur ki; ‘dâhili ve harici bedhahlara’ rağmen bu milletin başındaki irade tökezlemediği gibi, yol almıştır.. Onların sözüyle bitireyim o halde; “Allah bize öyle bir kudret versin ki, nerede bir mazlum varsa oraya el uzatabilelim” .



Hatice OLGUN

11.12.2015

Not: Söz konusu reform ve ekonomik iyileştirmelerin tam listesi aşağıdaki gibidir (Kaynak: Sabah)


Önce ekonomik düzenlemeler.. Hemen 1 hafta içinde yapılacaklar;


- Gençlere proje karşılığı 50 bin liraya kadar karşılıksız nakdi destek verilmesine imkân tanıyan düzenlemenin ilk adımı hemen 24 Aralık'ta atılacak. 
- Gençlere 100 bin liraya kadar faizsiz kredi desteği sağlanacak.

- Lisans öğrencilerinin aldığı 350 lira olan burs (2002’de 35 TL idi) miktarı 400 liraya çıkacak. 
- Gençlerde evliliğin teşvik edilmesi amacıyla başlatılan çeyiz hesabında biriken paranın yüzde 20'si oranında destek sağlanacak. 
- Esnafa 30 bin lira faizsiz kredi desteği uygulaması önümüzdeki hafta başlayacak. 
- Çiftçilere seraların modernizasyonu için faizsiz kredi desteği uygulaması önümüzdeki haftadan itibaren başlayacak (seralara ticarethane fiyatı yerine sulama suyu elektrik fiyat uygulamasıyla maliyetler düşecek).

3 ay içinde yapılacak olanlar ise,

- Asgari ücret 1.300 TL'ye yükseltilecek (en beklenen ve üzerine yorumlar getirilen bu idi sanırım ve helal olsun bu Hükümete 2002’de 184 TL olan asgari ücret, 2016 itibarıyla 1.300 TL oluyor!). 
- Tüm emeklilere yıllık ilave 1.200 TL verileceği gibi emekli olup çalışan esnafın aylığından Sosyal Güvenlik Destek Primi kesilmeyecek. 
- Muhtar maaşları 1.300 TL'ye yükseltilecek (bildiğim kadarıyla 950 TL idi). 
- Polis ve uzman erbaşların 2200 olan ek göstergeleri 3000'e çıkarılacak, polislerin emniyet hizmet tazminatı yüzde 25 artırılacak (nerdeyse her gün şehitler verdiğimiz bu meslek grubu için helal olsun, yetmez ama evet!) 
- Askerî öğrencilerin harçlığı 400 TL'ye; er ve erbaşlarınki 100 TL'ye yükseltilecek. 
- Şubat 2016'da 30 bin öğretmen ataması yapılacak (en fazla öğretmen ve engelli istihdamı yapılan dönem malum). 
- Ev almak için konut hesabı açan ve yüzde 25 peşinat biriktirene yüzde 15 katkı sağlanacak. 
- Doğum sonrası ücretsiz izin memuriyet kıdeminde değerlendirilecek. Çalışan kadına ilk çocukta 2, ikincide 4, üçüncü ve üzerinde 6 ay olmak üzere yarı zamanlı ve tam ücretli çalışma hakkı tanınacak (3. Neden olmasın dedirtiyor di mi ;). 
- Yoksul ailelere belirli ölçütlerle internet erişimi imkânı sağlanacak. 
- İlk kez iş bulan gençlerin ücretini bir yıl boyunca devlet karşılayacak (bu katkı da çok önemli). 
- Gençlerin genel sağlık sigortası prim borçları sıfırlanacak. 
- Öğrenim görenlerin pasaport harcı kaldırılacak. 
- Gençlere ücretsiz internet erişimi imkânı getirilecek. Yeni iş kuran gençlere 3 yıl gelir vergisi muafiyeti sağlanacak. 
- Yurtdışında yaşayanların askerlik bedeli 6 bin eurodan bin euro’ya düşürülecek. 
- Sembolik kira bedeliyle, anahtar teslimi fabrika modeli geliştirilecek. 
- Basit usulde vergilendirilen esnafın yıllık 8.000 TL'ye kadar kazançlarından vergi alınmayacak. 
- Yem ve gübrede KDV sıfırlanacak (babam yine memnun olmaz o başka).

Reformlara gelince, işte ilk 3 ayda yapılması vaat edilenler;

- Siyasi etik kanunu ve siyasetin finansmanında şeffaflık öngören kanun tasarıları çıkarılacak, 
- İmar planı değişiklikleri sonucunda ortaya çıkacak değer artışından, kamunun pay alması sağlanacak, 
- Çalışma hayatına güvenceli esneklik sağlayacak düzenlemeler yapılacak. Özel istihdam bürolarının faaliyetleri geçici iş ilişkisini de içerecek şekilde genişletilecek, 
- Kıdem tazminatı sisteminde yaşanan sorunların çözümü amacıyla ilgili sosyal taraflarla istişare içinde gerekli mevzuat düzenlemesi yapılacak, 
- Alt işverenlik çerçevesinde asıl işlerde çalışanların, kamuda istihdam edilmesine yönelik düzenleme yapılacak.

Peki, ilk 6 ayda yapılması vaat edilenler neler?

- Yeni gelir vergisi kanunu çıkartılarak Vergi Usul Kanunu güncellenecek, 
- Vergi beyannameleri ile sosyal güvenlik bildirgeleri birleştirilecek,
- Gümrüklere tek pencere sistemi gelecek, 
- Özel mesleki öğretim kurumları teşvik edilecek, 
- Enerji ruhsatları kolaylaştırılacak, 
- Patent Kanunu çıkarılacak, 
- Türkiye Uzay Ajansı kurulacak, 
- Kredi Garanti Merkezi oluşturulacak, 
- Turkuaz Kart sistemi geliyor, 
- Endüstri ve organize sanayi bölgelerinde arsa maliyetlerini azaltacak, yeni bir mekanizma kurulacak, 
- Organize Sanayi Bölgeleri'nde yetki karmaşası bitecek, 
- Teknolojinin kamu yönetiminde kullanılması için Dijital Türkiye Projesi yol haritası oluşturulacak, 
- Çevre, yerel yönetimler ve kentsel dönüşüm çerçevesinde, Su Kanunu ile Tabiat ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu çıkarılacak, 
- Kentsel dönüşüm alanlarını devretmeye imkân tanıyan sertifika modeli getirilecek, 
- Şehirlerde kişi başı yeşil alan şartı artırılacak (süper!)..

İşte 1 yıl içinde yapılması planlananlar;


- Kamu ve özel kesim işbirliğine yönelik temel kanun hazırlanacak ve bu alanda dağınık bir yapıda olan mevzuat temel bir kanun altında toparlanacak, 
- Sosyal Yardım Kanunu çıkartılarak bütünleşik bir sosyal destek sistemi kurulacak, 
- İş Uyuşmazlıkları Hakem Heyeti kurulacak, 
- Öğretmen Akademisi kurulacak, 
- Çıraklık eğitiminin altyapısı geliştirilecek, 
- Meslek Yüksek Okulları yapılandırılacak (ihtiyaç olmaz mı..), 
- Kamu personel rejimi gerçekleştirilecek, 
- STK Kanunu çıkartılacak, 
- Finans ve bilişim alanında ihtisas mahkemeleri kurulacak, 
- Noterlik sistemi yeniden yapılandıracak (bu da güzel), 
- Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu güncellenecek, 
- Kamu İhale Kanunu güncellenecek, 
- Damga Vergisi Kanunu yenilenecek, 
- Sulama Birlikleri yeniden yapılandırılacak, 
- KOBİ'lerin taşınırlarının teminat olarak kullanılması sağlanacak, 
- Kalkınma bankacılığı yapılandırılacak.

Yorum Yazın Tüm Yorumlar
Güvenlik
Galeri
Sayfanın tüm hakları Hatice OLGUN’a aittir. 2015 ©
ana sayfa | hakkımda | fotoğraf galerisi | çizimlerim | şiirler | haber & söyleşi | yazılarım | yazarlardan | Yorumlar | bana ulaşın KA İnternet Bilişim Teknolojileri Tic. Ltd. Şti.